KADINA ŞİDDETE DUR DE!
KADINA ŞİDDETE DUR DE!
Bugün, 25 Kasım Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele Günü…
Kadına yönelik şiddet sadece fiziksel değildir ki; kimi zaman sözler, kimi zaman sessizlik yaralar, kimi zaman da susturulmak! Bizler toplum olarak hep birlikte olur isek her zorluğun üstesinden gelebiliriz ve bütün sessizlikleri bozabiliriz.
Kadınlarımızın, kızlarımızın ve çocuklarımızın güven için de olabileceği bir yaşam alanı istiyoruz. Zira bir cana kıyan,insandan sayılmaz ki! Bir kadının özgürlüğü, toplumun özgürlük aynasıdır. Kadına karşı şiddet, insanlığa ihanettir. Çünkü dünyanın yarısını, kadınlar oluşturur, diğer yarısını da kadınlar yetiştirir.
Gelin bir gün değil her gün, kadınlarımızın, kızlarımızın, analarımızın ve şiddete maruz kalan çocuklarımızın sesi olalım ve ‘’şiddete hep birlikte dur diyelim’’ ne dersiniz?
Kadınlar sustukları, korktukları, susturuldukları ve başına gelenleri anlatmaktan hayâ ettikleri için darp edilip, öldürülüyor. Oysa erkek tarafından taciz, tecavüz, darp, hakaret ve tehdit edilen kadın başına gelenlerden korkmadan, çekinmeden, utanmadan haykırdığı zaman, ona bu uygunsuz davranışları sergileyenler belki bir ihtimal de olsa utanmaya başlar.
Susmak şiddeti onaylamaktır. Şiddeti uygulayanı hadsizleştirmektir. SUSMAYACAĞIZ!
Sustuğumuz göz yumduğumuz için belki de hayattan koparıldı onca masum kadın? Resmi olmayan rakamlara göre 2024 yılında 9 ay içinde 295 kadın vahşice katledildi… 184 kadın ölümü de şüpheli ve araştırılıyor. 6284 sayılı ailenin korunması ve kadına karşı şiddetin önlenmesine dair kanun mutlaka uygulanmalıdır. Cezasız kalan her suç, yenilerine davetiye çıkarır. Caydırıcı cezalar getirilmelidir.
Çünkü şiddeti ve kavgaları gördüm. Bu dünya gebe ve haksızlık doğuruyor! Füruğ Fehruzad
Aslında kimi zaman sadece erkek te değildir kadını ezen, kadın kendi hayatından sorumlu olmaktan vazgeçerek, kendi kendini de eziyor. Nasıl mı? Bir adam düşünün sadecekendisini düşünüyor, zevkin de, sefasında, hayatında sayısız kadın var. Evde onu bekleyen, çamaşırını, ütüsünü yapan, ana babasına, çocuklarına bakan bir kadın, akşam eve gelecek iki çift kelam edeceğiz diye gözünün içine bakan ne yazık ki umduğunu bulamayan. Ama gelin görün ki, adam zaten dışarıda ilgilendiği kadınlardan evdeki ile konuşacak hali kalmamıştır! Kadın yine her şeye rağmen, eşinin yaptığı her hatasını bilmesine rağmen susarak ta, kendini yok saydırabiliyor. Neden? Gidecek yeri yok! El âlem jürisi var. Boşanmak ayıp, günah… Ne yaparsa yapsın o kocanın kahrı çekilecek. Erkektir yapar. Kadın yapamaz kötü kadın olur. Çünkü kadın erkeğin elinin kiridir bazı toplumlar da! Eşini değersizleştirip, yok sayan, kaale almayan erkeği yetiştiren de bir kadın değil mi? Demek ki o ananın da yetiştirdiği evlada bakarak nasıl bir yapıya sahip olduğunu anlamamız çok zor olmasa gerek?
Sevgi ile şiddet aynı cümle de asla yer alamaz. Kadına şiddet uygulamak zayıflığın en büyük kanıtıdır. Bir kadına el kalkarsa insanlık düşer. Kadına şiddet toplumun aynasıdır. Bu aynada görünen utanç vericidir. Her kim olur ise olsun, kadına el kaldırma hakkı yoktur verilmemiştir.
Kadına yönelik şiddeti ve kadın cinayetlerini hafifletici sebeplerle meşrulaştıran her karar, CİNAYETTİR! Toplumsal rollerde hayat yükünü sırtlanmış bütün kadınlarımız; cinsiyet eşitliğine maruz kalsalar da, yılmadan, yorulmadan elinin değdiği her alanda başarılı ve güçlüdürler.
Dövdünüz, öldürdünüz, tecavüz ettiniz, aşağıladınız, psikolojik baskı uyguladınız, her türlü işkence yaptınız, onuruyla oynadınız, KİRLETTİNİZ! Yeter artık kadınların üzerinde ki, kirli ellerinizi, sığ ve saçma düşüncelerinizi çekin! Kadın cennetin ayakları altındadır buyurulduğu anadır.
Kadına yönelik şiddet kabul edilemez, normalleştirilemez! Kadınların adil, eşit ve güven içinde yaşadığı bir dünya için hep birlikte mücadeleye devam edelim!
Sesimiz bir, gücümüz sınırsız! Kadına şiddete dur de… Saygıyla…
Günün sözü;
Kadına şiddet insan hakları suçudur.