‘2021 Ağustos ayında yapılan 6. Dönem toplu sözleşmelerinde toplu sözleşme ikramiyesinden yararlanmak için hizmet kolunda %1 barajı öngörülmüş ve Danıştay’a açtığımız dava neticesinde bu uygulamanın yürütmesi durdurulmuştur.
Örgütlenme özgürlüğünün önünü kesmeyi amaçlayan, çalışanları siyasi sendikalara mahkum etme planının bir parçası olan %1 barajı ile yapmak istediklerine Danıştay engel olunca şimdi de kanun değişikliği ile % 2 barajı getirilmiştir.
İlgili düzenleme torba bir kanunla, paydaşların görüşü dahi alınmadan yangından mal kaçırır gibi TBMM’ye getirilmiş, paydaşların itirazlarına rağmen meclisten geçmiştir.
Bu uygulama demokratik haklardan uzak, yeni sendikaların kurulmasını engelleyen, çalışanları siyasetle büyümüş sendikalara mahkum eden bir düzenlemedir.
Bu düzenleme; başta anayasamızın 51. Maddesinde yer alan sendika kurma hakkını ihlal ettiği gibi yine Türkiye’nin imzalamış olduğu uluslararası çalışma örgütünün 87 ve 98 sayılı hükümlerine de açıkça aykırıdır.
Türkiye’nin imzalamış olduğu ILO 87 ve 98 sayılı sözleşmeler sendika seçme ve örgütlenme özgürlüğünü açıkça savunurken, bu düzenleme ile açıkça sendika seçme ve örgütlenme özgürlüğü hakkı ortadan kaldırılmaktadır.
Söz konusu düzenleme ülkemizdeki demokratik yaşamın ayrılmaz bir parçası olan sendikaların, örgütlenme özgürlüğünü engelleyecek, sendikalar arasında yasa eli ile eşitsizlik yaratacak ve alternatif sendikalara üye olan kamu görevlilerini tekel sendikalara mahkûm edecektir.
Bu uygulama aleni bir şekilde kanunlarımıza, anayasamıza ve uluslararası sözleşmelere aykırıdır. Danıştay da zaten %1 barajı için gerekçeli kararını da açıklayarak bunun hukuki olmadığını ispatlamıştır.